Saç Çizgisinin Normalden Önde Planlanması Oldukça Sık Rastlanan Bir Komplikasyondur. Saç Çizgisi Planlanırken Hastanın Yaşı, Hastanın Alın Anatomisi, Ekilecek Alanın Büyüklüğü Hesaba Alınmalı, Çizgi Karşıdan, Yukarıdan Ve Yanlardan Bakışlarda Doğal Bir Görüntüye Sahip Olmalıdır
Normalde Yaş Ilerledikçe Çiz Çizgisi Geriye Çekilerek Incelir. Eğer Çizgi Çok Önde Planlanırsa Ileri Yaşlarda Bir Ergenin Saç Çizgisine Sahip Olmak Doğal Olmayan Bir Görüntüye Yol Açacaktır. Yine Ekilen Saçlar Dökülmeyeceği Için Eğer Saç Çizgisinin Planlanması Çok Önde Yapılırsa Yaşla Ile Birlikte Normal Saçların Dökülmesi Sonucu Doğal Olmayan Bir Görüntü Oluşacaktır.
Saç dökülmesi erkek tipi olan veya bölgesel yara ameliyat izi saç kran olmuş bütün hastalara uygulanabilir. Bu tip saç dökülmesi, erkeklik hormonunun saçı üreten hücreleri öldürmesi ile kendini gösterir, saç önce incelir ardından uzamamaya başlar, en sonunda da dökülür. Bunun çözümü de saç ektirmektir.
Saç dökülme evresinin tamamlanmış olması en önemli göstergedir. Erkek tipi saç dökülmesi ömür boyu devam eden bir süreçtir. 39-40’lı yaşlardan sonra dökülme yavaşlar. Bu yüzden bu yaşların altındaki hastalara ikinci veya üçüncü seanslar gerekebilir.
Bu işlem tamamen lokal anestezi altında yapılan son derece risksiz bir işlemdir. İşlem sonrası dönemde de sağlığı etkileyecek hiçbir yan etki bugüne kadar ortaya çıkmamıştır.
Özellikle işlem yapılan bölge her türlü travmadan korunmalıdır. Oluşabilecek ödemin önlenmesi hastanın sırt üstü uzanması ile engellenebilir. Operasyona bağlı ödem nedeni ile saçların çizgisi hastayı yanıltacak şekilde asimetrik ya da çok geride görülebilir. Bu tür değerlendirmelerin yapılabilmesi aslında ancak 8 ay sonra mümkün olacaktır. Eve giderken hastanın araç kullanması önerilmemektedir. Evde doktorları tarafından reçete edilen ilaçlarını kullanmaya başlayabilir. Operasyon sonrası hafif yemekler yenmesi önerilmektedir. Yine operasyon sonrası ortalama 10 gün sigara ve alkol, kullanımı önerilmemektedir.
Operasyondan ortalama 3-4 hafta sonra kesik şeklinde dökülür. Bu olaya şok dökülme denilir. Aslında üreten foliküller ekilmektedir. Saçlar düşerken bu foliküller deri altında kalır ve saçları üretmeye başlarlar. Ortalama 3 ay sonra çıkmaya başlarlar. Hepsi aynı anda çıkmamaktadır. Çıkışı yoğunluğu arttıracak şekilde ortalama 5 ay boyunca devam eder ve 8-12 aya kadar devam eder. Bölgelerde asimetri, bir bölgenin daha önce yoğunlaşması, başka bölgelerin daha seyrek görülmesi gibi durumlar görülebilir. Dolayısı ile bu dönemde sonucunu değerlendirmek doğru olmayacaktır. Çıkışların değerlendirilmesi için ortalama 8 ay beklenmelidir. Sekizinci ay birinci yıl arasında skar da yumuşama ve bu yumuşamaya bağlı saçlı tellerin redistribüsyonu ve ayrıca kalınlaşma görülür. Sekizinci ay ile birinci yıl karşılaştırıldığında birinci yıl görüntüsünün daha doğala yakın olduğu fark edilir. Doğal görünümü değerlendirilmesi içinde ortalama bir yıl beklenebilir.
Ortalama bir buçuk ay hamam, havuz, sauna, deniz, ağır sporlar önerilmemektedir. Sigara ve alkol azaltılabilir. Hasta daha önce kullandığı şampuanlarını kullanabilir.
Saç Ekimi, ekim yapılan alanın büyüklüğüne ve hastanın saç dökülmesinin devam edip etmemesine göre birden çok seansı gerektirebilir.
Lokal anestezi altında yapılacak bir operasyonda kontraendikasyon oluşturacak herhangi bir sistemik hastalık varsa bu hastalık tedavi edildikten sonra yapılmalıdır. Beklentileri gerçekçi olmayan, donör alanı yetersiz hastalara önerilmemektedir. Yine aktif deri hastalığı olan hastalarda aktif hastalık tedavisinden sonra yapılmalıdır. İşlem öncesi B12, B6, çinko düzeyleri normal olmalı varsa tiroid rahatsızlığı tedavi edilmelidir. Şeker hastalarında kan şeker seviyeleri normal düzeylerde olmalıdır. Hastalarda trikotillomani, obsesif-kompülsif rahatsızlık, depresyon ve vücut dismorfik sendrom gibi psikolojik rahatsızlıkların varlığı yine de araştırılmalıdır.
Normal şartlarda ortalama 6 ile 8 saat arası sürmektedir.
Saç ekimi sonrası hastanede kalmaya gerek yoktur, hasta işlemden hemen sonra evine gidebilir.
Folikül üniteler donör alandan ; yani anatomik olarak oksipital bölge olarak adlandırılan alandan toplanır . Başarılı bir toplama işlemi sonrasında foliküller dökülmenin olduğu alanlara yerleştirilir. Donör alan kelleşme sürecine karşı duyarsızdır ve daimi bir şekilde uzar. Nakledilmiş yani saç ekimi yapılmış olan herhangi bir foliküler ünite genetik olarak erkeklik hormonu (DHT (dihidrotestosteron)) dirençlidir ve ömür boyu uzamaya göre programlanmıştır.
Cerrahi işlem sedasyon ve lokal anestezi etkisi altında yapıldığı için tüm operasyon süresince hasta ağrı hissetmez . Önce sedasyon daha sonra donör alana lokal anestezi uygulanır. sonrasında hasta ağrı hissi duymayacak , konforlu bir şekilde müzik dinleyebilecek, film izleyebilecek veya sohbet edebilecektir. Saç ekimi işlemi bittikten sonra bazı hastalar hafif ağrı hissedebilir fakat bu durum genellikle ilaç ile sınırlandırılabilir.
Operasyon sonrasında ekim alanında kırmızı kabuklanmalar görülür. Hasta ekim sonrası günde bir kez başını yıkayarak bu kabuklanmayı önler. 7-10 gün içinde kabuklar tamamen dökülür ve ekim alanı iyileşir. Bu kabuklarla beraber ekim yapılan saçlar da dökülür. Böylece 15 gün ila 1 ay içinde hasta ekim öncesi görünümüne döner. Daha sonra 3 ay kadar görünümünde bir değişiklik olmaz. Yeni saçlar 3 ay sonra yavaş yavaş çıkmaya başlar. Hastada değişim en çok 5 ve 6'ncı aylarda görülür. Daha sonraki dönemde her ay yüzde 10'luk bir artış olur ve ekilen saçların yüzde 90'ı ekim sonrası 9'uncu ayda ortaya çıkar. Kalan yüzde 10'u da 1 yıla kadar çıkmaya devam eder. Tüm ekimin sonucu 1 yılda alınmış olur.